Tek başına bir adam, yalnızlık içinde uyanır ve sadece ilkel bilgisayarlara dayalı bir toplumun içinde hayatta kalmaya çalışır. Bu dünyada, bağlantıların değeri oldukça sınırlıdır ve eğlence sağlama yeteneği, bu ıssız manzarada var olma mücadelesindeki tek aracı haline gelir. Bu dikkat çekici film, tamamen sabit bir kamera açısından başlar ve izleyicileri, ana karakterin sınırlı ve ilkel dijital dünyada var olma mücadelesine derinlemesine daldırır. Görsel ve duygusal derinlik, seyirciyi bu farklı ve çarpıcı evrene çeker, onları protagonistin duygusal yolculuğuna katılım sağlamaya davet eder. Bu yolculuk, izleyicilere teknolojinin ve izolasyonun insan psikolojisi üzerindeki etkilerini derinlemesine düşündürtür.